Sarıl Arama ve Kurtarma Derneği, doğal afet sonrası can kayıplarının önüne geçmek için insanlarda bilinç oluşturmaya yönelik çalışmalara imza atmaya devam ediyor. İyiliğe ve yaşama sarılmak amacıyla böyle bir grup kurduklarını söyleyen Dernek Başkanı Abdullah Yağcı, “ Verdikleri eğitimlerle birlikte can ve mal kayıplarını en aza indirmeyi hedeflediklerini, İnsanlarda bilinç oluşturmaya küçük yaşta başlayacaklarını” ifade etti.
‘EKİBİMİZİN CİDDİ BİR SAHA TECRÜBESİ VAR’
Sarıl Arama Kurtarma ekibinin ciddi bir saha tecrübesi olduğundan bahseden Abdullah Yağcı, “Derneğimiz 2022 yılının 6’ıncı ayında resmi olarak kuruldu. Sarıl Arama Kurtarma Derneği 2020 yılında olan Elazığ ve ardından gerçekleşen İzmir depreminden sonra ‘biz bu ülke için bu toplum için ne yapabiliriz’ diye dertlenen bir grup gönüllünün oluşturduğu bir dernektir. Tamamen gönüllülük esasına dayanarak, profesyonel bir çalışma sağlayarak oluşturulacak bir ekip oldu. Şu anda 12 si eğitmen olmak üzere 30 kişilik bir Operasyonel ekibimiz var, gönüllülerimizi de işin içine kattığımızda yüzleri bulan ekibimiz var. Bu arkadaşlarımızın çoğu İzmir ve Elazığ depremlerinde tecrübesi olan, enkazda faaliyet göstermiş, Antalya’da, Isparta’da, Muğla’da, Marmaris’te o bölgelerde olan yangınlara katılmış, koşturmuş orada faaliyet göstermiş itfaiye teşkilatlarıyla, AFAD’ın kontrolündeki bütün sivil toplum kuruluşlarıyla beraber omuz omuza verip çalışan arkadaşlarımızdır. Ciddi bir saha tecrübeleri vardır” ifadelerini kullandı.
‘AFETİ ÖNLEYEMEYİZ AMA ZARARLARIN ÖNÜNE GEÇEBİLİRİZ’
Sarıl’ın ulusal ve uluslararası alanda çalışacak bir arama kurtarma derneği olduğunun altını çizen Yağcı, şöyle konuştu: “Biz hem ülkemizde hem dünyada oluşacak afetlere hazırlanırken oralarda operasyonel olarak faaliyet göstermek için hazırlarınken aynı zamanda bunun önleyici faaliyet dediğimiz eğitim kısmına ağırlık vermek istiyoruz. O yüzden bununla alakalı arama kurtarma, yangın, ilk yardım, temel afet bilinci, yüksekte çalışma, afet ve kriz yönetimi gibi eğitimlerin zorlu şartlarını tamamlayarak eğitmenlik sertifikalarını aldık. Çeşitli üniversitelerin açtığı kurslarda eğitmenlik sınavlarına girdik. Şu anda ilk olarak Ilgın Kaymakamlığımızla beraber ılgın ilçe milli eğitim müdürlüğüzle protokolümüzü yaptık. Bu protokol kapsamında 2022-2023 eğitim- öğretim yılında faaliyetlere başladık. İlkokul, ortaokul ve lise öğrencilerimize bilinçlendirme eğitimi vereceğiz. Biz burada insanımızı korkutmadan, afet konusunda farklı bir fobi oluşturmadan bilinçlendirmeye çalışıyoruz. Afeti önleyemeyiz ancak eğitim alırsak yaşanacak olan zaiyatların önüne geçebiliriz.”
‘’ÇÖK KAPAN TUTUN’ YAŞAM ÜÇGENİ HAYAT KURTARIYOR’
Deprem anında yapılması gereken ‘çök, kapan, tutun’ yaşam üçgeninin hayati önem taşıdığını dile getiren Yağcı, “ Sahada çalışırken kurtardığımız insanların hiçbirini tesadüfen kurtarmıyoruz. Genellikle bu eğitimi almış, o önlemi daha önceden öğrenmiş ve temel yaşam üçgenini uygulayan insanları kurtarıyoruz. Deprem anında asansörlerin kullanılmasının kesinlikle sıkıntılı olduğunu, kullanılmaması gerektiğini, merdiven boşluklarına koşulmaması gerektiğini anlatmak istiyoruz. Deprem eğer o binayı sarsıntı anında yıkacaksa olduğunuz yerden hareket etmenize zaten fırsat vermeyecektir. O yüzden kesinlikle farklı bir odaya gidilmemesi gerekiyor. Kişinin olduğu odadan başka bir odaya geçmesi bizim onu bulmamızı daha çok zorlaştırabilir. Örneğin bir kişi akşamları solonda oturuyorsa ve afet anında başka bir yere geçmişse biz bunu bilmediğimiz için arama kurtarmaya salondan başlıyoruz ve belki de bu nedenle o kişiyi bulmakta zaman kaybı yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
‘E-DEVLETTEN TOPLANMA NOKTALARINI ÖĞRENİN’
Her vatandaşın e-devlet şifresiyle toplanma noktasını öğrenebileceğini kaydeden Yağcı, “Konya belki deprem bölgesi değil ama büyük bir deprem olduğunu ve yıkıntıların oluştuğunu düşünelim. Örneğin siz evdeniz ancak anneniz ve babanız evde değil. Evden çıktığınızda daha önceden belirlediğiniz toplanma yerine gideceksiniz, anneniz ve babanız da oraya gelecek. Depremden sonra GSM operatörleri sistemi' de çökebiliyor. Bu nedenle birbirinizden haber alamadığınızda ve toplanma yerine gittiğinizde büyük bir kaosun önüne geçebilirsiniz. Özellikle dikkat çekmemiz gereken konulardan birisi de deprem çantasıdır. Maalesef hâlâ birçoğumuzun evinde deprem çantası yok. Ve deprem çantasının tam olarak nerede kullanılacağını birçok kişi bilmiyor. Örneğin büyük yıkıntıların olduğu deprem oldu ve ev yıkılmadı. Deprem çantasını alıp dışarıya çıkabilirsiniz. Kişinin sürekli kullandığı ilaç varsa onun içine koyabilir, gıda gibi ürünleri de yine o çantanın içerisine koyabilir. Elhamdülillah bugün devletimiz çok güçlü, afet olduktan saatler sonra AFAD koordinasyonunda Hemresmi hem de sivil toplum kuruluşlarımız hemen yardıma koşuyor ancak yine de deprem çantası olursa o saatler daha kolay daha rahat geçer” diye aktardı.
‘HEM TEORİK HEM DE UYGULAMALI OLARAK ANLATIYORUZ’
Konya’daki okullarda depremle ilgili teorik ve uygulamalı dersler verdiklerinin bilgisini veren Yağcı, “Ilgın İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüyle yaptığımız çalışma kapsamında ilçedeki okullardaki öğrencilerimize eğitim veriyoruz.
2023 yılının ilk çeyreğinde 10.000 öğrencimize temel afet bilinci eğitimi vermeyi hedefliyoruz