Açıklamada, bu siyasetin oluşturulmasında temel prensiplerin uluslararası hukuk, insani değerler ve küresel adalet arayışının olduğu vurgulanarak, "Türkiye, Suriye'deki iç kargaşa neticesinde yaşanan insani trajedi karşısında da başlangıçtan bu yana ilkeli bir tutum sergilemiştir. Dış politikasını milli menfaatleri doğrultusunda güncelleyen ülkemiz, ulusal güvenliğimize yönelik tehditlere karşı gerekli önlemleri almaktan da çekinmemektedir" ifadelerine yer verildi. "Demokrasilerde yapıcı eleştirilerle dış politikaya katkı sağlamanın mümkün olduğu" kaydedilen açıklamada, bununla birlikte, "siyasi rant uğruna gerçeklerin çarpıtılması ve ideolojik bağnazlığa dayalı ithamlarda bulunulmasının" bu kapsamda değerlendirilemeyeceğinin altı çizildi. Açıklamada, "Ortadoğu ve Suriye politikamıza yönelik ortaya atılan iddialar, herhangi bir analitik nitelik taşımadığı gibi temel tarih bilgisinden dahi yoksundur" değerlendirmesinde bulunuldu. Türkiye'nin yıllardır "taammüden ateş çemberine dönüştürülmüş bir coğrafyada huzur ve istikrar adası olmayı" başardığı vurgulanan açıklamada, Türkiye'nin bölgede yaşanan savaşların dışında kaldığı gibi milletin huzur ve güvenliğini perçinlediği, refahını artırdığı belirtildi.
Kaynak: Sabah