Konya Haberci | Konya Haber
HV
16 EYLÜL Pazartesi 22:25
Advert

Muhteşem Malazgirt Savaşı

Prof. Dr. Orhan ÇEKER
Prof. Dr. Orhan ÇEKER
Giriş Tarihi : 26-08-2024 18:29

      Malumdur ki 26 Ağustos muhteşem MALAZGİRT zaferinin yıldönümüdür. Yıllar yılıdır bu zaferi' kutluyoruz, nutukları dinliyoruz. Gördüğüm kadarıyla bu muhteşem zaferin hakkı verilmiyor ve saptırılarak hakkı yeniyor.

        Muhteşem zaferin hakkını hatırlatmak maksadıyla bir şeyler yazayım dedim. Peki ne diyorlar? '26 Ağustos 1071/26 Zilkade 463 Malazgirt zaferi 'BİZ'e Anadolu'nun kapılarını açtı'. Her tarafı defolu bu cümleyi biraz sonra ele alalım. Beyler Malazgirt bana BEDİR'i hatırlatıyor BEDİR'i !  Niçin? 3 madde takdim edeyim: 1. Her ikisinde de asker sayısı oranı 1'e 3 idi. Düşmanlar 3 kat fazla idi. 2. Peygamberimiz (s.a.s.) öyle yalvara yakara dua etmişti ki benzeri bir dua hatırlamıyorum. Muhammed (Alp Aslan) da cuma namazını kıldırmış, kefenini giymiş ve dua ile savaşa başlamıştı. 3. Bedir'de baba Müslüman tarafta, oğul düşman tarafta idi. Malazgirt'te de öyleydi. Bizans ordusunda paralı Türk askerleri vardı: Uz, Peçenekler... İşte MALAZGİRT bana bu yönlerden Bedir’i hatırlatıyor.

       Gelelim defolu cümleye: Önce ‘Anadolu kapıları bu zaferle açıldı' ifadesini ele alalım: Bu ifadeden, daha önce biz Anadolu’da hiç yoktuk, bundan sonra Anadolu’ya girdik anlaşılır. Zaten öyle anlatılmaktadır. Ama böyle derseniz dağlar misali çok sayıda bahadırın hakkına girersiniz.Mesela Malatya Hz Ömer zamanında fethedildi. İstanbul defalarca kuşatıldı. Ebu Eyyub el-Ensârî'yi nasıl hatırlamazsınız! Anadolu'nun her tarafında sahabe şehitlerinin mezarları var. Peki 122/740 vefatlı Battal Gazi'yi nereye koyacaksınız? el-Ensârî'nin şehid edilişi 1071'den tam 400 yıl öncedir. Hz. Ömer zamanında Ürdün/YERMÜK savaşını kaybeden Bizans taa Torosların arkasına çekilmiş ve Anadolu’yu nasıl elde tutarım hesapları yapıyordu. Peki Muhammed (Alpaslan)'ın amcası Davud (Çağrı) Bey İstanbul fethi maksadıyla taa İznik’e kadar geldi. Ona ne diyeceksiniz. Daha kimler kimler...  

       Bütün bu dağlar misali insanları üzmeyelim. Yoksa yoksa yoksa; bunları 'BİZ ‘den saymıyor muyuz! Eğer öyle ise diyecek hem çok şey var hem hiçbir şey konuşmayalım artık. Bu arada unutmadan şunu da ekleyeyim. Geçen yıllardaki kutlamaların birinde Sayın Cumhurbaşkanımızın hatırlattığı gibi, Alpaslan'ın adı Muhammed'dir. Son olarak dürüst tarihçilere sorularım olacak: Tarihçiler diyorlar ki; Muhammed (Alpaslan) Halep'te idi, Antep'e 35 bin askerle geldi. Bunu haber alan Bizanslı yüz bin kişi ile yola çıktı.

       Buna göre soruyorum: 35 bin asker 50 bine nasıl çıktı? Muhammed (Alpaslan), Bizans ordusundaki Uz ve Peçenekleri kardeşiz diye kendi tarafına davet etmesine rağmen onlar niye gelmediler? Antep’te olan Muhammed (Alpaslan) niçin oradan saldırmadı da taa Malazgirt'e gitti? Anadolu'nun bağrından saldırsa daha uygun ve daha kolay olmaz mıydı? 50 bin asker hangi unsurlardan oluşuyordu? Alpaslan, Çağrı bey isimleri yerine niçin asılları kullanılmıyor? Bu soruların cevabını nutuk olarak değil, belgeli bilgi olarak istiyorum. Ha bu arada şunu da mutlaka hatırlatmak istiyorum: Muazzam bir zafer daha var: Beyşehir civarında II. Kılıçaslan'ın yaptığı savaş! Miryokefalon savaşı. Müthiş bir savaş ve zafer. Bunu da analım. Anadolu’da Bizans’ın belini ve ümidini kıran, yok eden savaş budur. Bütün bunlarla gurur ve sürur hissediyorum. Hoşça kalın. Selam ve dua ile.

YORUMLAR