Kıymetli okurlar 6 şubat depreminden sonra uzunca bir süre kavuşamadık.6 şubat depremi öncesi sıkça deprem hatırlatması yapıp ülkemizin doğusundan batısından depremler beklediğimizi söylemiştik. Hatırlayacağınız üzere asrın felaketi olan Kahramanmaraş depremleri olmadan günler önce "SÜSLÜ mezarlar" başlığıyla bir yazı kaleme almıştık. Maalesef bunu deprem bölgesinde öyle fazla gördük ki, süslü binaların hepsi süslü mezarlık olmuştu, hepsinden bahsetmeye çalışacağım.6 Şubat depreminin ilk gününde saat 13.00 civarı Hatay-BeIenle Arama Kurtarma Faaliyetlerini icra etmek üzere varmıştık. İkinci depreme bölgede yakalandık ve o korkunç şiddeti yaşadık. İlk etapta gözümün gördüğü 20-30 civarı yıkılmış bina vardı. Süratle çalışmaya başladık ve onlarca insanımızı sağ çıkarmak nasip oldu. Hep söylüyorduk önceki yazılarımda da bu konulara değinmiştim ve bu bilgilerin hepsini sahada görmüş olduk.
Çök kapan tutun hareketinin önemini, deprem esnasında sabit kalmamızın ve kaçmaya çalışmak yerine depremin bitmesini beklemenin önemini, deprem çantasının önemini, toplanma noktasının önemini, deprem sonrası artçı sarsıntılar olacağı için binalara girilmemesinin önemini gördük. Sağ olarak çıkardığımız insanların çoğunu bir kanepenin ya da dolabın yanında yaşam boşluğundan çıkardık, yani çök, kapan, tutun hareketini doğru uygulamış ve hayatta kalmayı başarmışlardı. Çok acı bir afet yaşadık Rabbim tekrarını yaşatmasın. Ama deprem coğrafyasında olduğumuzu unutmayacağız. Gündemimizde bütün uzmanlar tarafından dile getirilen İstanbul merkezli bir Marmara depremi var, yaklaşık 8-10 ili içine alacak, 30 milyon insanın hayatını doğrudan etkileyecek, çok yıkıcı olacağı tahmin edilen bir deprem! Sonraki yazımızda o konuyu ele alacağız rabbim izin verirse. Ülkemize tekrar baş sağlığı diliyorum, Afetsiz Günler dilerim...